Hiç kimse senin kadar sevilmedi
Aklımı firara vermişim zaten
Bir şiiri kıskandıran gözlerinle yak beni...
Yıllar geçti unutmadım
Unutmadım aklımda
Yaşananlar bir tarafa
O gözlerin saklımda
Yıllar geçti unutmadım
Unutmadım aklımda
Hatıralar bir tarafa
Ah o gözler saklımda
O gidiş ayrılıktan daha bir zordu
Bu gizli, sessiz veda inan çok koydu
Kimbilir kaç yıl geçti, kaç sene oldu
Unutamadım, affedemedim...
Seni nasıl sevmişim
Meğer neler vermişim
Şu yollara düşmüşüm
Gel de kurtar (güldür) beni
Üzüm karası gözlerin öldürür beni
Kurşun yarası sözlerin süründürür beni...
Yıllar var ki yüreğimde
Gittiğin gün kanıyor
Üzüm karası gözlerin
Hasreti yanıyor
Yıllar var ki yüreğimde
Gittiğin gün kanıyor
O gözlerin hasreti
Taa şuramda yanıyor
Sen benim ilk göz ağrım, ilk yanılışım
Sen benim aldanışım, aşkta yanlışım
Çekip gittiğin günden beri yanmışım
Unutamadım, affedemedim
Buzları üşüterek bozkır ayazı
Ve denizden yeni çıkmış
Rüzgarlarla gel
Kuru dalları bastıkça kırılan eylül
Üzüm karası bir hasrete
Soyunup dökünmüşken
Kurşunlara dizilirken susuz denizler
Kapattım penceresini ömrümün
Çektim perdesini
Hazırım yak beni...